Her maddenin bir kokusu vardır.Manevi olan duyguların da kokusu vardır.Nefsani olan kimselerin
sözlerinden bir soğukluk
yayılır.Çatlaklık bulunan bir toprak testinin çıkarttığı ses fiske vurduğunda
çatallıdır.Kırık olmayan testide bu ses olmaz.Mesnevii Şerifi’in son
hikayesinin son bölümünde bir insanı anlamak yöntemlerinin örneği
verilmişti.Birinci çocuk demişti ki:Ben karşımdaki insanı sözlerinden
anlarım.Bu çocuk,insanda zahiri ibadet arayan,elinde tespih,bedeninde sakal ve
takke yi yeterli bulan EBRAR TAİFESİDİR ki çok ibadet edenlerin necat bulmuş
kişiler olduğuna inananların örneğidir.Birinci çocuğun düşüncelerine itiraz
gelmiştir:Ya karşındaki şahıs konuşmayıp sükut durursa !.Bu durumda ikinci çocuk
demiştir ki :Sükut ederek onu konuşuncaya
kadar beklerim .Bu ikinci taife:Nefis ve Ruh tezkiyesi ile meşgul olan AHYAR
denilen taifedir.Sükut ve sabır ederek
karşısındaki kişiden işaret zuhurunu beklerler.Bu ikinci taifenin
davranışlarına karşı denmiştir ki :Peki
karşıdaki kişi,senin bu niyetini bilerek bilinçli konuşursa ?sualini
sormuşlar.Üçüncü şehzade ise şu yöntemi ileri sürerek dünya ve ahiret
mükafatını almıştır:Karşımdaki şahıstan dolayı benim kalbimde hangi duygular
oluşuyor.Bu örneklerle Mevlana Efendimiz aslında bizlere bir ışık tutmuştur.O ışıkta şudur:Karşınızdaki insanın dilindeki tespihe,sözlerindeki hamd’i yeterli görmeyin.Sakal bırakmış,takke,sarık takmış olması sizleri aldatmasın.Hatta yaşantısındaki zühd ve takvada onun nefsinin bilinçli bir şekilde görünerek aldatış olabilir.Siz kendi kalbinize bakın ki bu şahıstan size Manevi bir enerji akışı var mı?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder