NERDEN GELİP NEREYE GİTTİĞİMİZİ ARAŞTIRMAK
Terk ettiğimiz kötü huyların gönüldeki yarası iyi olduktan sonra onların şakacıktan tekrarı bile haramdır. Zaten şaka ve alay esasen kötü bir şeydir. Bir kediyi veya köpeği bağırttırsak bunlar insan sesi çıkarabilirler mi? Elbette kedi veya köpek sesi çıkaracaklardır. Bizim de içimizde şaka kedisi varsa, bunu bağırttığımız zaman mutlaka kedi sesi çıkaracaktır. Hâlbuki ağzımızdan herhangi bir hayvan sesi değil, insan sözü çıkmalıdır. O halde yapacağımız şey, bu dünyadan geçmeden evvel içimizdeki bu kötü huyları göçürecektir. Yani öbür dünyaya bu kötü huylarla göçmeyelim. Zira biz de bir göçebeyiz; hem de nereye göçtüğünü bilmeyen bir göçebeyiz. Gittiği yolu bilmeyen seferîleriz; hep acz içindeyiz. Niyazî Mısrî: (Nerden gelip gittiğini anlamayan hayvan imiş) diyor. Yani bizi göçebelere bile değil de, onların hayvanlarına benzetiyor. Ama şu var ki, ( evet, nereden gelip gittiğimi bilmiyorum; fakat arıyorum) diyen insan, anlamaya başlamış demektir. Niyet edip kapıdan adımı atmak, yolu yarı etmek demektir. Bilmediğini itiraf eden mutlaka hakikati öğrenecektir; çünkü düşmanı olan “Cehâlet”i bilmiş, tanımış oldu. “Ben bilirim” diyene hakikati anlatmak çok zordur. Herkes, tenezzül edip de “bilmiyorum; fakat öğrenmek istiyorum” diyemez. (Ben biliyorum) diyen, Allah’tan ve Allah’ın bilgisinden ayrılıyor demektir. Aczini bilen kimse ise asıl (bilen)i bilmiş ve yönünü ona dönmüştür. Sormak, araştırmak bilgiye doymamaktır. İnsanın malı, parası arttıkça hırsı da artar. Mânevî ve ilâhi âlemin kanunu da böyledir. Mânevî bilgimiz arttıkça havsalamız genişler. Bazı insanların havsalaları dardır; hakikati arama kabiliyyetleri yoktur. Misal olarak Kur’ân’daki hakikat cevherlerinden, İslâmiyet’in özünü teşkil eden cevherlerden birini ele alalım: Kur’ân’da (Burada kör olan, âhirette de kördür) diye bir âyet vardır. Havsalası dar olan, araştırma kabiliyeti bulunmayan din âlimleri bu âyeti okur geçerler; âyetin sözü ile ihtiva ederler. Hâlbuki âyetin manasının özüne geçmek lâzımdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder