Siyonizm ibadet bilinci olmayan gençleri çok sever. Çünkü
ibadete önem vermeyen gençler dini, zamanla bir ideolojiye dönüştürürler.
Dinlerini bir ideoloji gibi savunurlar. Ama savunduklarını asla hayatlarında
yaşamazlar. Söyledikleri ile yaptıkları her zaman birbirinden farklı olur.
Eylemleri ve söylemleri birbiriyle örtüşmeyenler de Siyonizm’e karşı asla
başarılı olmazlar…
Siyonizm tembel gençlere bayılır. Çünkü tembel genç,
işlediği günaha tövbeyi bile geciktirir. Sürekli aynı günahları ve hataları
tekrar ederek kendi kendini yiyip bitirir. Hep Kudüs’e gitmeyi hayal eder ama
iki adımlık mescide bile gidemez. Sürekli sızlanır, eleştirir, tespit yapar ama
asla iş yapmaz. Okumaz, yazmaz, üretmez. İslam’ı konuşur ama yaşamaz. Tembellerin de hiçbir zaman Siyonizm’e ve
planlarına karşı mücadele edecek takatleri olmaz…
Siyonizm çok uyuyan, çok yiyen ve çok konuşan, nefsinin
peşinde köle olmuş, iradesine söz geçiremeyen gençlere bayılır. Çünkü nefse
kölelik bir anlamda da Siyonizm’e köleliktir. Nefsine köle olan gençler,
genelde lüks ve konfor düşkünü olurlar. Rahatlarından ve yaşam kalitelerinden
taviz veremedikleri için zorlu ve çetin mücadelelerin içine girmezler.
Hayatları hep bir şeyleri kaybetme korkusuyla akıp gider. Kimi zaman
diplomalarını, kimi zaman rızklarını, kimi zaman makamlarını ve itibarlarını
kaybetme korkusuyla koca bir hayatı yiyip bitirirler. İradelerine söz
geçiremezler. Uykularına söz geçiremezler. Gözlerine söz geçiremezler. Nefis,
böylelerinin boynuna kölelik zincirini takar ve istediği yere sürükler…
Siyonizm ana-babasına hürmet etmeyen gençleri de çok
sever. Ana-baba duası alamayan gençlerin ne siyasette, ne ticarette, ne de
Siyonizm’e karşı cihatta başarılı olması beklenemez. Çünkü İslam, ana-babası
kâfir dahi olsa dine aykırı olmayan hususlarda onlara hürmeti emreder.
Ana-babaya hürmetin olmadığı yerde Allah’ın rızası da yardımı da yok demektir.
Allah’ın yardımının olmadığı yerde de Siyonizm’e karşı hiçbir başarı elde
edilemez…
Siyonizm ahlaksız ve ciddiyetsiz gençlere hayrandır. Ağzı
küfürlü, edepsiz şakalar yapan, oturmasını kalkmasını bilmeyen, Müslümanlık
vakarından ve ciddiyetinden uzak, cıvık ve hayâsız gençler, Siyonizm için bir
numaralı gençlerdir. Çünkü ahlaksız gençler geçimsiz olur. Geçimsizler de uzun
süreli dostluklar ve kardeşlikler kuramazlar. Kısa süreli arkadaşlıklarla idare
ederler. Kardeşliğin olmadığı yerde de Siyonizm’e karşı mücadeleden
bahsedilemez…
Siyonizm şahsiyetsiz gençlere de hayrandır. Çünkü
şahsiyetin olmadığı yerde ne ilim ne cihat ne de dava olur. Bir duruşu, bir
kimliği, bir mücadelesi, bir derdi olmayan gençlerin İslam medeniyetinin
inşasına da hiçbir katkısı olamaz. Böyle gençler ne haksızlıklara ne de
adaletsizliklere karşı durabilirler. Selin önündeki çöp yığınları gibi sağdan
sola savrulan, kendi inancından, kimliğinden ve değerlerinden haberi olmayan
gençlerin Siyonizm’e başkaldırması da düşünülemez.
Siyonizm dertsiz gençleri de çok beğenir. Çünkü kendi
gündemi olmayan, Müslümanların derdiyle dertlenmeyen gençlerin ümmetin
sorunlarına da çare üretmesi beklenemez. Ömrünü dizilerle, filmlerle, flörtle
ve internetle tüketen, bir futbol takımının maçını kaçırdığına üzüldüğü kadar
bir namazı kaçırdığına üzülmeyen, popüler kültürün pençesinde eriyip giden
gençler, Siyonizm için vazgeçilmez gençlerdir. Çünkü derdin olmadığı yerde
Siyonizm’e karşı direniş de olmaz.
Siyonizm zamanını planlayamayan ve sürekli erteleyen
gençleri de çok sever. Çünkü planlanmamış ve her dakikası değerlendirilememiş
bir hayat, heba edilmiş bir hayattır. İbadet planı, okuma planı, dinlenme
planı, İslami faaliyet planı olmayan bir yaşam tarzı tam da Siyonizm’in
istediği bir yaşam tarzıdır. Çünkü sahibi tarafından planlanmayan bir hayat hep
başkaları tarafından planlanır ve yönlendirilir… Siyonizm kendi dinini,
davasını, tarihini ve değerlerini bilmeyen ve öğrenmek için de bir çaba sarf
etmeyen gençleri çok sever. Çünkü kendi dininden ve değerlerinden haberi
olmayan gençler, zamanla başkalarının değerlerine ve kavramlarına hayran
olurlar. Kendi geçmişini ve tarihini bilmeyen, kendi kahramanlarını tanımayan
gençler, yalan bir tarihin ve sahte kahramanların peşine takılıp giderler(Abdülaziz KIRANŞAL)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder