Birgün,VezirNasıreddin evinde büyük bir tören düzenledi.Bir ulukişiye şeyhlikrütbesi verilecekti.Bütün bilginler,arifler, şeyhler davetedilmiştiHz.Şems ve Hz.Mevlana'da o toplantıya davet edilmişti.Salonudolduran bütün ulu kişiler , her bir muhtelif ilim ve fenlerden sözler söylüyorlardı.Bütün bukonuşmaları sessiz bir şekilde dinleyen Şems dayanamayarak yerinden kalktı:
"Ne zamana kadar , şundan bundan rivayet edip , övünecek ve atsız eğere binip , erlerin meydanında koşacaksınız? İçinizde:
-Kalbim bana Rabbimden bu haberiveriyor diyecek kimse yok mu ve ne zamana kadar, başkalarının asasıyla ,ayakta yürüyeceksiniz? dedi.
-"Hadisten , tefsirden, hikmetten vesaireden (naklen) söylediğiniz sözler, o zamanda yaşayan ve her biri kendi asrında erlik makamına oturan erlerin sözleridir.Madem ki bu asrın erlerisiniz ; o halde , sizin sırlarınız vesözleriniznerede? " diye iilave etti.
Hz.Şems devam etti:"Peygamber'e Cebrail vasıtasıyla vahyedildiği gibi , kalbinin de vahyi vardır.Veli de böyledir.
"Allah Ömer'in diliylekonuşur" sözünün manası , size yüzünü göstermemiştir.Bu mananın yüz gösterdiği kimseye de insanlar teveccüh etmişlerdir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder