Mehmet Fenai Gülşeni
hazretleri(LA'Lİ MEHMET EFENDİ diye meşhurdur) ,Edirne’de Aşık Efendi zaviyesinde irşad vazifelerini yürüten Sırrı
Efendiye bağlıdır.Sırrı Efendi Hakk'a yürüyünce posta oğlu Seyyid Ali efendi
geçer ve tüm dervişler biatlarını yeniler ancak La’l efendi hazretleri biatını
yenilememiştir.
Bu durumda müteessir
olan Ali efendi sohbet esnasında bunu
dile etirerek La’li Eendi hazreterine “Bilirim ki , siz bizden daha büyük ve
yücesiniz.Amma dostlarımız içinde biatınızı yenilese idiniz bize çok büyük şan
vermiş olurdunuz?”deyince
Lali Efendi hazretleri
biraz tefekkür buyurup
“Sultanım, benim bi’atı
yenilemediğimin sebebi var.Her gece alem-i menamda(uykuda)azizimiz zuhur eder,
bizi terbiye ve irşaddan hali kalmaz.Binanaleyh
sonlardan hicab duyarak tecdid-i biat edemedim”demiştir.
Bunun üzerine Seyyid Ali
efendi ağlayıp ,teklifinden vazgeçer.
Amma o gece alemi menamda
Sırrı Efendi hazretleri ,Lali Efendi hazretlerine görünüp:
“Bizim sırrımızı niçin
izhar eyledin.Var İstanbul’da kocamustafa Paşa hankahı Şeyhi Kutbul Arifin
Alaaddin hazretlerinin yanına ve ondan
icazet al”buyurur.
Bunun üzerine La’li Efendi
hazretleri İstanbul’a gelir Alaaddin Efendi hazretlerinin yanına gider,Şeyh
Efendi onu erbain’e sokar.Kırk günlük çileden sonra “La’li Efendi bize kamil,
kemale erdirici ve kemale ermiş geldi”diyerek
hilafet duasını yaparak Edirne’de Şücaüddin Hazretlerinin hankahına geri
gönderir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder